Tarım'ın Geleceği
Tarım’ın Geleceği
Bu hayatta en çok neye ihtiyacınız olduğunu düşündünüz mü? Ama en çok neye ihtiyacınız var? Bir sevgili? Maaş zammı? Araba? Para? Ev? En çok hangisi? Sağlık mı yoksa? Sıralamak isteseniz öncelikler hangileri olurdu dersiniz? Düşündükçe sıralamayı belirleme konusunda zorlanmaya başladığınızı hissediyor musunuz? Ama size aslında ne kadar da yanıldığınızı belirtmekte fayda görüyorum. Neden mi?
Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisini ve insanı gerçekte motive eden ihtiyaçların neler olduğunu duymayanınız kalmamıştır. Bu ihtiyaçların en önemlilerinden bir tanesi de beslenme yani kısaca su ve yemek gibi temel yaşamsal ihtiyaçlarımızdır. Yemek yemeden su içmeden yukarıda saydığınız isteklerinizin ne kadar önemli olabileceğini bir kez daha düşünün…
Peki, gezegenimize neler oluyor? Küresel ısınma, doğal afetler, ekosistem bozulmaları, habitat değişimleri? Bu işin sonu ne olacak?
İşte günümüzde ortaya çıkan bu değişimler sonucunda tarımın ne denli önemli bir konu olduğu bir kez daha ortaya çıkmaktadır. Tarımı sadece insanoğlunun temel ihtiyaçları hiyerarşisinde değerlendirmeyeceğiz elbette. Tarımın geleceği (Future of Agriculture) çok daha büyük bir önem arz etmektedir. Medeniyetin tarımla başladığı gerçeğini bir kez daha hatırlamakta fayda var. Dünya’daki her ülke tarıma bağımlıdır neden mi? Gelin birlikte inceleyelim:
1. Tarım Ana Hammadde Kaynağıdır
Tahta, şeker, odun, pamuk ve bitkisel yağlar gibi birçok hammadde tarımdan gelmektedir. Bu malzemeler farkında olmasak da, ilaç üretimi, dizel yakıt, plastik ve çok önemli başka şekillerde büyük endüstriler için gereklidir. Aslında, üretimde hammaddeler o kadar önemlidir ki, bir ülkenin ekonomik sağlığı ne kadar hammaddeye sahip olduğuna bağlıdır. (Tarım Makineleri, Toprak İşleme, Tarım Elektroniği, Traktörler, Tohum Sayacı, Gübreleme, Sulama, Tarım İlaçlama vb birçok alanda kullanılmaktadır.)
2. Uluslararası Ticaret İçin ve Ülke Geliri İçin Çok Önemli
Tarımdan elde edilen hammaddeler, uluslararası ticaretin en büyük oyuncusudur. Bu hammaddelerin çok olduğu ülkeler bunları ihraç eder ve sahip olmadıkları malzemelerin ticaretini yapar. Bir ülkenin tarımı herhangi bir nedenle zarar görürse fiyatlar yükselebilir ve ticaretin akışını bozabilir. Şu anda AB, hem ithalat hem de ihracat için dünyadaki ilk tarım ürünleri tüccarıdır. Ticaretten bahsetmişken, gelişmekte olan ülkeler hala milli gelirlerinin çoğunu tarımsal ihracattan elde ediyor.
3. İstihdam Sağlar ve Kalkınmaya Destek Olur
Tarım endüstrisi hala en büyük istihdam kaynaklarından biri ve birçok alanda aslında patlama yaşıyor. Gelişmekte olan ülkelerde, tarımsal işler yüksek işsizlik oranlarını azaltmaya yardımcı olmaktadır. Yoksulluğun azaltılması söz konusu olduğunda, kanıtlar tarıma odaklanmanın diğer alanlara yatırım yapmaktan çok daha etkili olduğunu göstermektedir. Ekonomik kalkınma, bir ülkenin tarım sektörüne bağlıdır. Ticaret, ulusal gelir ve istihdam olumlu bir şekilde birleştirildiğinde, bir ülke yoksulluğun azalmasından ve ekonomik büyümenin artmasından yararlanır. Güçlü tarım, oldukça hızlı bir şekilde fayda sağladığından, buna odaklanmak, kalkınmayı hızlandırmanın ve bir ülkenin dünyadaki konumunu iyileştirmenin en iyi yollarından biridir.